Bize kendinizi tanıtır mısınız?
Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden 1999 yılında mezun oldum ve iş hayatına finans sektöründe çalışarak başladım. 2005 yılından itibaren hazır giyim perakendeciliği sektöründe farklı departmanlarda üst düzey yöneticilik görevlerinde bulundum. Perakende ve uluslararası ticaret alanlarındaki deneyimlerimden sonra 2013 yılından itibaren büyük ölçekli alışveriş merkezi projelerinin geliştirilmesi, kiralanması ve yönetimi alanlarında faaliyet gösteren ECE Türkiye Proje Yönetimi A.Ş. bünyesinde çalışmaya başladım. Ankamall ve Marmara Park AVM yönetimlerinde görev aldıktan sonra Park Afyon ve Aqua Florya AVM Müdürlüğü görevlerinde bulundum. 2017 itibariyle Gürsoy Grup bünyesine katıldım. Hem İsfanbul Alışveriş Merkezi hem de Türkiye’nin ilk tema parkı İsfanbul Tema Park’ta üst düzey yönetici görevlerinde bulundum. Güncel olarak ise eğlence perakendesinin bayrak taşıyıcısı İsfanbul Alışveriş Merkezi’nin Yönetim Direktörü olarak görev yapmaktayım.
İsfanbul Eğlence ve Yaşam Merkezini bize anlatır mısınız?
Biz 200 mağazası, eğlence merkezi, 12 özel sinema salonu olan, misafirlerine daha çok eğlence vaat eden, Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezlerinden biriyiz. Kurulduğumuz günden beri amacımız klasik AVM’lerden farklı olarak konumlanmak. Sektörde ilk defa “Eğlence ve Perakende” başlıklarını yeniden yorumlayıp, sahiplendik.
Bu anlamda da farklı adrenalin taleplerine cevap verecek bir menü oluşturduk. Yüzlerce canlıya ev sahipliği yapan Jungle Park, Zindan, Safari, Ters Çatı ve Zippline hattı gibi eğlence lokasyonlarıyla misafirlerimize unutmayacakları bir gün vaat ediyoruz.
Marka karması konusunda da her zevke ve beklentiye karşılık vermeyi özellikle önemsiyoruz. Bu bağlamda gerek ulusal gerekse uluslararası anlamda sayısız moda, yeme içme, teknoloji, eğlence ve spor markasına ev sahipliği yapıyoruz. Misafirlerimiz bir yandan cadde de alışveriş yapıp, cafe ve restoranlarda vakit geçiyor bir yandan da caddeden geçen nostaljik tramvay ile gezinti yapabiliyorlar. Dolayısıyla İsfanbul Alışveriş Merkezi, ziyaretçilerinin tüm alışveriş ihtiyaçlarını kolayca karşılayabileceği, eğlenebileceği ve aynı zamanda sosyalleşebileceği çok yönlü bir merkez.
Türkiye’de AVM ve Perakende sektörlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce bugünkü geldikleri yer yeterli mi?
2005- 2015 yılları arasında perakendede en hızlı 10 yılımızı yaşadık. AVM’lerin çok hızlı arttığı bir dönemdi. Aslında bu 10 yıl içinde Avrupadaki muadil ülkeleri yakalamak için çok hızlı hareket ettik. 2015’ten sonra sektör büyümemiz hala devam ediyor. Örneğin 2020 yılında yeni açılacak 8-10 AVM daha var. Ama büyümenin hızında bir yavaşlama olduğu gerçek. Son 1-2 yıldır sindirme dönemi dediğimiz bir dönemin içine girdik. Bugün baktığımızda Türkiye’de 432 Alışveriş Merkezi var. Bu kadar kalabalık bir sektör içinde benzerlerinden ayrışmak ve farklılaşmak oldukça önemli. Perakende sektörü bu konuda yeni yatırımlardan ziyade mevcut yatırımları farklılaştırma yolunda adımlar atıyor. Bazı AVM’ler yeme içme, bazıları dekorasyon alanında uzmanlaşıyorlar. Biz de bu farkındalıkla klasik AVM standartlarını yıkarak eğlencenin perakendedeki payını yükseltip ‘Eğlence’ segmentinde farklılaşma yoluna gittik. Bir strateji çerçevesinde, eğlence konusunda farklılaşacağız dedik ve son 1,5 yıldır bunun üzerine çalışmalar yapıyoruz. Bu farklılaşmaları da sektör için çok sağlıklı buluyoruz.
AVM cirolarına, eğlence perakendesinin etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kendimizi “Eğlencenin Başkenti” olarak konumlandırıyoruz. Türkiye’nin ilk Tema Parkı kapı komşumuz. Bunun yanında Eğlence Perakendesi kavramının bizde verilere/ araştırmalara dayalı bir hikayesi var. Her şeyden önce bizi aileler tercih ediyor. Ailelerin bizim alışveriş merkezimize geldiklerinde eğlenceyi daha fazla ön plana çıkardıklarını ve taleplerinin farklı eğlence alanları olduğunu gördük. Biz, burada bu eğlence ve perakendeyi bir araya getirdiğimiz fonksiyonlarımızla misafir sayılarımızı arttırıyoruz. Yıllık 18 milyon ziyaretçi sayımızın 1,5 milyonu yabancı turistlerden oluşuyor. Özellikle Orta Doğu ve Körfez ülkelerinden misafirler ağırlıyoruz. Bunu da gururla söylüyoruz. Bir nevi hizmet ihracatçısı olduk. Türkiye ekonomisine ciddi anlamda döviz kazandırma fonksiyonumuz var.
İsfanbul olarak, 2020 hedef ve projeleriniz nelerdir?
2020 yılı bizim için, değişimlerin daha da ağırlıklı olacağı bir yıl olacak. Mevcut Foodcourt alanımızı bir alt katımıza taşıyıp, yeni yatırımlar yapacağız. Yeme- İçme noktalarımız hem fiziksel hem de mağaza karması anlamında yenilenecek. Önümüzdeki dönemde 100 odalı otelimizi 400 oda kapasitesinde büyüteceğiz. Otelimiz, AVM ile entegre hale getirilerek kongre ve etkinliklerin yapılacağı çok amaçlı salonlara da kavuşacağız. Yine Türkiye’nin ilk designer outlet projesiyle turizmdeki ayrıcalıklı konumumuzu pekiştirmeyi hedefliyoruz. Eğlence perakendesinde de yeni yatırımlarımız olacak.
İsfanbul tarafından mağazaların iş süreçlerini desteklemek amacı ile Türkiye’de bir ilke imza attınız. Perakende Performans Yönetimi hakkında bilgi verir misiniz?
İsfanbul AVM olarak, Alışveriş merkezi yönetiminde geleneksel yaklaşım algısını değiştirmek ve mağazaların iş süreçlerini desteklemek amacıyla Türkiye’de bir ilke imza atarak Perakende Performans Yönetimi (PPY) sistemini geliştirdik. Mağazaların iş süreçlerinin gelişimi adına daha önce böyle bir çalışma yapılmadığını söyleyebiliriz. PPY kapsamında; iş ve çözüm ortaklarımızla sürdürülebilir gelişim, kalkınma ve iş birlikteliği disiplini içinde bağ kurmayı hedefliyoruz. Mağazaların ciro hedeflerini ve gerçekleşme oranını günlük takip edebiliyor ve hedeflere ulaşabilmeleri için mağazalar özelinde çalışmalar yapabiliyoruz. PPY’nin odak noktasında mağazaların; personel, görsel kimlik, ürün yelpazesi, mimari ve tüm pazarlama stratejilerinde de destek olmak var. AVM bünyesinde bulunan her mağazayı ayda en az birkaç kez ziyaret etme hedefiyle çalışıyoruz. Bu ziyaretlerimiz kapsamında da kiracı değerlendirme formlarını her ay yeniliyor ve form üzerinden kiracıya değerlendirme notu veriyoruz. Mağazalarla aylık periyotlarda ciro performans / sıralama bilgisi paylaşıyor, durum analizi yapıyoruz. Tüm mağazaların cirolarını günlük olarak ve Temel Performans Göstergelerine (KPI) göre değerlendirerek raporluyoruz. Mağazaların eksik kaldıkları yönlerini tespit ediyor, gerekli durumlarda mağaza merkezleri ile görüşüyor, gerekli durumlarda bu desteği AVM yönetimi olarak biz gerçekleştiriyoruz. AVM Yönetiminin bir takım oyunu olduğunu çok iyi biliyoruz bu anlamda mağazaların ve mağaza çalışanlarının bu takım oyunun bir parçası olduğunu ve onların başarısının AVM’nin başarısı ile paralel değerlendimesi gerektiğini oldukça önemsiyoruz.