Türkiye’nin birinci nesil alışveriş merkezleri olarak tanımlanan kapalı AVM’ler giderek açık alanlarla bütünleşiyor. Tüketiciler pandeminin de etkisiyle açık hava konseptli merkezlere yönelirken, ziyaretçi tercihlerindeki değişim ve sosyal mesafe kuralları gibi etkenlerle AVM’ler için renovasyon kaçınılmaz hale geliyor.
Proje bazlı çalışmalarındaki deneyimiyle sektörün öncü markası Papatya Mobilya’nın Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özbakar, renove edilen ticari mekânlardaki beklentiler ve yeni renovasyon dinamikleri hakkında güncel bilgiler verdi. Özbakar, içinde olduğumuz durağan dönemin yenilenme açısından bir fırsat olarak görüldüğünü söyleyerek, pandemi ile birlikte renovasyon projelerinde geçen yılın aynı dönemine göre %40 artış meydana geldiğini belirtti.
AVM sektörü Covid-19 ile gelişen süreçten en fazla etkilenen sektörlerin başında geldi. Uzun süren karantina döneminde kapalı kalan alışveriş merkezleri, yeni normalle birlikte yüksek önlemlerle açılırken, sosyal mesafe kuralları ve toplum üzerinde oluşan kaygı ziyaretçi sayılarını ve ciroları etkiledi. Pandeminin başladığı yedi ayın ardından bir yandan sektör yetkilileri tarafından toparlanma sinyalleri veriliyor, diğer yandan da AVM’lerde büyük bir değişim rüzgârının başladığı net olarak görülüyor. Proje bazlı çalışmalarındaki deneyimiyle bilinen Papatya Mobilya’nın Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özbakar, yenilenen ticari mekânlardaki beklentiler ve yeni renovasyon dinamikleri hakkında güncel bilgiler vererek içinde olduğumuz durağan dönemin yenilenme açısından bir fırsat olarak görüldüğünü söyledi.
Yeni nesil AVM’ler yavaş ama emin adımlarla geliyor
Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği’nin (AYD) 2020 yılı verilerine göre Türkiye genelinde toplam 436 adet AVM bulunduğu bilgisini veren Mehmet Özbakar, 125 adetle çoğunluğu İstanbul’da bulunan AVM’lerin pandemi ile beraber pek çok açıdan bir değişim eğilimi gösterdiğini ifade etti. Özbakar, “Hepimizin bildiği gibi mart ayından bu yana dünya çapında yaşanan bu süreç toplumun her kesimini derinden etkiledi. Başta turizm ve AVM sektörü olmak üzere pek çok sektörde daralmalar yaşandı. Faaliyet gösterdiğimiz alanda portföyümüzün belirli bir kısmını oluşturan AVM’lerde de bu etki yoğun olarak hissedildi. Yavaş yavaş canlanmalar olsa da görece durağan bir sürecin içerisindeyiz ve müşterilerimizden aldığımız talepler dönemin özellikle AVM’ler tarafından yenilenme açısından bir fırsat olarak değerlendirildiğini gösteriyor. Aldığımız talepler, deneyim ve gözlemlerimiz sonucu yeni nesil AVM’lere doğru yavaş ama emin adımlarla bir gidişatın olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Buna paralel olarak renovasyon projelerimizde geçen yılın aynı dönemine göre %40 artış meydana geldi” dedi.
Açık alan metrekareleri artıyor
AVM’lerdeki açık veya yarı açık alanların metrekarelerinin artmaya başladığını belirten Mehmet Özbakar şu ifadelerde bulundu: “Pandemi ile birlikte kapalı mekânların tüketiciler tarafından daha az güvenli bulunması sebebiyle renove edilen AVM’lerde açık alanlar büyütülüyor. Hem iç hem dış mekân mobilyalarında hijyene ağırlık veriliyor ve daha sert kimyasallar ile daha sık temizlenmesi uygun olan ürünler tercih ediyorlar. Öte yandan kendi içinde hareketli, katlanabilir masalar ön plana çıkmış durumda. Ürün boyutlarındaki tercihler de değişti. Pandemi öncesinde AVM’nin hitap ettiği genel kitlenin dağılımı tercihlerde etkenken, şimdi ikinci bir etken mesafeyi doğru bir biçimde korumak oldu. Dayanıklı, estetik, kolay kullanımlı, hafif, istiflenebilen ve genel dekorasyona uyumlu ürünler her zaman olduğu gibi yine ön planda tutuluyor.”