AÇTIĞIN YOLDA EKTİĞİN ÇİÇEKLER HİÇ SOLMAYACAK « Mall&Motto

13 Eylül 2024 - 04:12

AÇTIĞIN YOLDA EKTİĞİN ÇİÇEKLER HİÇ SOLMAYACAK

AÇTIĞIN YOLDA EKTİĞİN ÇİÇEKLER HİÇ SOLMAYACAK
Son Güncelleme :

06 Ekim 2020 - 13:28

274 views
reklam

Başarılarla dolu hayatı, ideallerine olan bağlılığı ve çalışma azmi ile herkese ilham veren Suna Kıraç, 15 Eylül 2020 tarihinde 79 yaşında hayata gözlerini yumdu.

Suna Kıraç’ın vefatı Koç Holding’ten yapılan açıklamada, “Cumhuriyetimizin değerleriyle yetişmiş, gerek iş gerekse toplumsal hayatta başardıklarıyla ülkemizin sanayi, eğitim, kültür ve sanat alanlarında gelişmesine önemli katkılar sunan, Topluluğumuzun kuruluş yıllarından 2010’a kadar çeşitli liderlik görevleri üstlenen, Koç Üniversitesi, Koç Okulu ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın kuruluşuna öncülük eden Sayın Suna Kıraç’ı ( 15 Eylül 2020) tarihinde kaybetmenin büyük üzüntüsü içindeyiz. Sayın Suna Kıraç’ı emanet ettiği değerlere bağlı kalarak, ilham veren, vizyoner ve öncü kişiliği ile her zaman hatırlayacağız ve unutmayacağız. Acımız çok derin. Başımız sağ olsun” ifadeleri ile duyuruldu.

Koç Holding’de 16 Eylül 2020 tarihinde düzenlenen Suna Kıraç’a Veda Töreni’ne, Koç ve Kıraç Aileleri, Koç Holding çalışanları katıldı. Törende Suna ve İnan Kıraç’ın kızları Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi İpek Kıraç ve Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu konuşma yaptılar. Törenin ardından gerçekleşen cenaze merasimi sonrasında Suna Kıraç’ın cenazesi, aile üyelerinin katılımı ile Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki Aile Kabristanı’na defnedildi. Cenaze merasiminde ve törende pandemi kurallarına riayet edilirken, katılımcı kapasitesi sınırlı tutuldu.

Suna Kıraç’ın Hayatı

Suna Kıraç: “Bu ülkede yaşamak ve mücadele etmekte kararlıyım, eleştirenlerden değil, eleştirilenlerden olmak istiyorum; konuşanlardan değil, iş yapanlardan olmaya karar verdim. Ekonomik krizler aşılır, siyasi krizler çözümlenir, ancak çocukları harcanmış bir toplumu yeniden onarmak mümkün değildir. Her şeyi devletten ya da bir başkasından beklemek yerine, herkesin imkânları ölçüsünde eğitim için el ele vermesi gerekir. Çağı yakalamak, çağa ayak uydurmak, ancak iyi eğitilmiş berrak kafalarla olur; tarifleri çok iyi yapılmış, önlemleri çok iyi alınmış, çağdaş bir milli eğitim politikası gerekir. Ancak bu şekilde Türkiye’nin genç kuşakları iyi yetişir, Cumhuriyet ilke ve devrimlerine sahip çıkar. Eğitimin doğasında süreklilik vardır, dolayısıyla çağdaş bir eğitim sisteminin bedeli çok yüksektir.”
Vehbi ve Sadberk Koç’un en küçük çocuğu olarak, 3 Haziran 1941 yılında Ankara‘da dünyaya gelen Suna Kıraç, eğitimini Arnavutköy Kız Koleji’nin ardından Boğaziçi Üniversitesi’nde bankacılık ve finansman alanlarında almıştır.

“İş hayatına atılmamızda babamın kararı, annemin baskısı çok etkili oldu”

“İş hayatına atılmamızda babamın kararı, annemin baskısı çok etkili oldu” diyen Suna Kıraç, hem okudu hem de çalışma hayatına atıldı. Ekim 1960’ta Koç Ticaret A.Ş.’nin Beyoğlu Merkez Han’daki İstanbul şubesinde, babası Vehbi Koç ile birlikte Koç şirketlerinin idari toplantılarına katılıp, farklı bölümlerde stajlar yapmış ve topluluk ile Vehbi Koç’un çalışma tarzını yakından tanımıştır. Suna’nın Gözleri Belgeseli’nde Birand’ın sözleriyle babası Vehbi Koç onu adeta kendine çırak seçmiş, adım adım hayata hazırlayarak, yanından ayırmamıştı.

1963 yılında Koç Holding’in kurulmasının ardından Vehbi Koç, Rahmi M. Koç, Bernar Nahum ve Hulki Alisbah’la birlikte holdingin ilk Yönetim Kurulu’nun beş üyesinden biri olmuştur. Başarılı bir iş kadını olarak tanınmaya başlayan Kıraç, Aralık 1967’de ise o dönem Koç Holding şirketlerinden Otoyol’un Genel Müdürü olan İnan Kıraç ile evlenmiştir.

Suna Kıraç, Koç Holding’in gelişmesi, büyümesi, özellikle de kurumsallaşması ve kalıcılaşması için çabalarını sürdürürken, eğitim, kültür, sanat ve sağlık alanlarında önemli girişimlere imza atarak öncülük etmiştir.

Arçelik’in geleceği adına verdiği kararla Türk sanayisi için de önemli bir dönüm noktası oluşturan Suna Kıraç, iş hayatındaki kararlı duruşu ve pozisyonu ile de eğitimin önemini vurgulamış, her çocuğun eğitim imkânına ulaşabilmesini istemiştir.


Suna Kıraç’ın Eğitim Projeleri

Koç Özel Lisesi ve Koç Üniversitesi’nin kuruluşlarına öncülük eden Kıraç, üniversitenin her bir detayıyla tek tek ve yakından ilgilenmiştir. Ardından eşi İnan Kıraç’ı Galatasaray Eğitim Vakfı’nı kurmaya teşvik ederek, yeni bir süreci başlatmıştır. Öte yandan Robert Koleji için okulun devamlılığı adına gereken fonun oluşturulmasında da başı çekmiştir.

Türkiye’nin eğitim alanında faaliyet gösteren en yaygın sivil toplum kuruluşu olan Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nı kuran Kıraç; dünya çapında etkin siyasi liderlerin yanı sıra iş dünyası, basın-yayın ve akademi çevrelerinin en önde gelen temsilci ve uzmanlarının bir araya gelmesiyle yapılan yıllık özel toplantı Bilderberg’de Türkiye’yi tek başına temsil etmiştir.

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), AKMED (Suna ve İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü), Suna ve İnan Kıraç Vakfı, Pera Müzesi, Boğaziçi Üniversitesi Nörodejenerasyon Araştırma Laboratuarı (NDAL) ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü kurumlarının hayata geçişinde önemli rol oynamıştır.

Suna Kıraç’ın Ödülleri

Eğitim, kültür, sanat ve sağlık konularında önemli katkıları olan Suna Kıraç, bu konulardaki çalışmaları nedeniyle T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Dostları Onur Ödülü, Boğaziçi Üniversitesi Fahri Doktora Ünvanı, London School of Business Honorary Fellowship, Galatasaray Eğitim Vakfı Onur Madalyası’nın da içinde olduğu ödüller almıştır. 2009 yılında eşi İnan Kıraç’la beraber Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü katkılarıyla İstanbul Turizm Onur Ödülü’ne layık görülmüştür.

“Ömrümden Uzun İdeallerim Var”

İstanbul’a dünya çapında bir oditoryum ve kültür merkezi kazandırmak amacıyla çalışmalarını sürdüren Suna Kıraç’ın 2006 yılında yayımlanan, tüm geliri TEGV’e bağışlanan ve editörlüğünü Rıdvan Akar’ın yaptığı Ömrümden Uzun İdeallerim Var adlı kitabı, 100.000’in üstünde sattı ve yılın en çok satan kitaplarından biri oldu.

Suna Kıraç son yıllarını, “Amyotrophic Lateral Sclerosis” (ALS) adı verilen hastalığın pençesinde mücadele ederek geçirmiştir. Bu hastalık nedeniyle çevresiyle sadece gözleriyle iletişim kurabilmiştir.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
reklam